NOTLARIM

       Merhaba, uzun süre sonra yine buralardayım. Bu sefer yazmak istediğim bir dizi. Bu diziyi ele almam diziyi önermekten öteye tarihi açıdan ele almak istememdir.       Diziyi küçük bir özetlersek Sovyet Rusya ajanı (Sovyet Rusya'yı özellikle belirtmek istiyorum. Her yerde eski Rusya ajanı olarak geçiyor. Eski Rusya? Rusya hala devam ediyor. Sovyet Rusya yıkıldı.) Sovyet Rusya yıkıldığında Amerika da fırsattan istifade izini kaybettiriyor. Kendine yeni bir kimlik, aile, çocuk, eş yapıyor. Hatta sıradan bir insan gibi boşanıyor. Bu sıradan hayatın içerisinde kızının yarışması için Avrupa'ya geliyor. Geldiği ülke İspanya Madrid. Burada CIA ajanları tarafında yakalanıp CIA adına çalışması adına zorlanıyor. Olaylar gelişiyor. Daha fazlası spoiler o yüzden asıl konuya gelelim.      Asıl konumuz dengeli bir dizi izlemek inanılmazdı. Denge nedir? Soğuk savaşta bulunan iki ana savaşçı ; Amerika ve Rusya. Denge biraz Rusya'ya kaymış olabilir. Hollywood vari bir zafer değil. Tam

 Uzun süre sonra merhabaaaa!     Uzun süre ortalarda yoktum ama ilginç bir roman ile döndüm. Bazısı için Netflix dizisi bazısı için kitap. Benim için mi? İlk önce Netflix dizisi olarak başladı maceram. Aslında önce kitabı okur sonrasında dizi veya filmi izlerdim. Bu sefer önce dizisinden başladım çünkü kitaptan haberim yoktu. Dizi sonrasında dizi hakkında bilgi almak için araştırma yaptığımda kitabın bilgilerine ulaştım.     Nedense kitabını okumak izledim. Benim için dizi havada kalarak bitmişti. Kitap nasıl bitiyor diye merak ettim. Şu kadarını söylemek isterim iyi ki okuma kararı almışım. Kitap yazarın dizi yönetmenin kurgusunu anlatıyordu. Kitabın yazarının kurgusu daha güzel diyebilirim. Dizi kitabın sadece hayalet gelin kısmını almış. Karakterlerin dış görünüşü dahi değiştirilmişti.     Bu kadar bilgi yeter gelelim kitabın içeriğine. Roman olan kitabımız aslında kültürel anlatım açısından mükemmel. Malakka'da (Malezya) geçen hikaye Çin kültürü, Malezya, Avrupa etkisini konu a

     Merhabalar sevgili okuyucularım 👋     Uzun süre sonra karşınıza çıktım. Normalleşme sürecinde okullar açıldı ve işe dönmek zorundaydım. Yorucu zamanlarda yazmaya ve okumaya fırsat bulamadım. Dönüşüm muhteşem oldu. Aslında bu tarih kitabı dışında bir yıl sonra ilk romanımdı. Doğru seçim yapmışım. Neyse uzatmadan gelelim kitabımızın faydalarına.     Kitap kütüphaneden gözüme takıldı. Hiç düşünmeden okumaya başladım. İlk sayfa sıkıldığımı itiraf etmeliyim. 'Bu yazar ne saçmalıyor!' düşünceleri kafamdan bol bol geçti. Sonrası...     Mesele ilk 50 sayfayı atlattıktan sonra başlıyor. Yazar kitabın sırrını açıklamaya başlıyor. Tersten başa doğru ilerleyen bir kitap olduğunu kitabın ortasında fark ediyorsunuz. Entrika, dram, suç, fantastik sevenlerin kitabı. Aslında Netflix dizisi kıvamında bir kitap. Bu düşüncemi biraz araştırma yapınca doğruladım çünkü Netflix kitabı uyarlama çalışmalarına başlamış.     Biraz daha kitabın derinlerine inelim. Kitabımız ormanda uyanan karakterimi

 Merhaba sevgili okuyucularım! Bu gün çevremde çok sık karşılaştığım bir konuya değinmek istedim. Amazon ülkemize geleli kısa süre oldu. Uzun soluklu bir şirket olarak ülkemiz için yeni sayılır. Prime video özelliği de aynı dönemler ülkemizde kullanılır oldu.  Çoğu kişinin aklı karışmış bunu çevremden de rahatlıkla gözlemleyebildim. Basit. Gelelim Amazon'a. Öncelikle Amazon bir alışveriş sitesi. Amazon'a ücret ödemeden de alışveriş yapabilirsiniz. Fakat prime dediğimiz üyelik gerektiren kısımdan yararlanamazsınız. Nedir bu prime? Aylık 7.99 tl ödediğimiz üyelik ücretidir. 1 tl değerinde ürün dahi ödesek kargo ücreti ödemediğimiz bir üyelikten bahsediyoruz. Aynı gün getir, ertesi gün gelsin özellikleri ile kendine hayran bırakan bir üyelik. Tabi dikkat edilmesi gereken kısım ürünün nereden geldiğine dikkat etmek lazım. Türkiye deposundan ürün gelecekse aynı gün ve ertesi gün seçenekleri mevcut. Fakat ürün yurtdışı menşeili ise kargo süresi uzayabilir. Buna dikkat etmek sizlere k

 Merhaba ✋ Hızlı bir dönüş yaptım. Elbette bu dönüşümün bir sebebi var. Netflix'in yeni dizisi Bridgerton. Sıkıcı pandemi yaşamımıza hızlı bir dalış yaptı. Neden böyle diyorum çünkü tüm tabuları yıkıyor. Şuana kadar gördüğüm en iyi oyuncu  kadrosuna sahipti. Neden böyle düşündüm ilk defa bir dizi bana ırklar arasındaki farklılıkları hissettirmedi. Bir Kraliçe Beyaz değildi, Lordlar, Düşesler beyazlardan oluşmuyordu. Saymakla bitmeyecek kadar ayrıntı doluydu. Bu ayrıntılar içinde asla tek bir ırk tabiri geçmiyor. Bu beni daha çok büyüledi içine sürükledi.  Hemen şunu not düşelim dizimiz 8 kitaplık Bridgerton serisi mevcut. Julia Quinn tarafından yazılmış bu seri ilk kitabı 2000 yılında basılmış. Şunu itiraf etmeliyim kitap serisinden haberim yoktu. O yüzden okumadım. Şuan ilk işim seriyi edinmek olacak. Dizi büyüleyiciydi... Bu nottan sonra şöyle devam etmem gerekiyor kitabı da bu şekilde ırksal ayrım yapmıyor mu bilemiyorum. Dizi kesinlikle yapmıyor. Bu bence ilk göze çarpan olay. 

 Uzun bir aradan sonra merhaba ✋ Ne yazacağıma karar vermek yazmamdan daha zor olduğu için uzun süre ortalıktan kayboluyorum. Bugün muhteşem bir konu ile geldim. Yıllardır önünden geçtiğim ama içine girmek için niyetim olmayan bir camiden bahsedeceğim. Yanlış anlaşılmasın camiye gidip gitmemek değil mesele dışarıdan 'waow' diyerek geçerdim ama asla içine girip bakayım demezdim. Ne zamana kadar? Fransız bir arkadaşım bana camiyi sorana kadar. Ne kadar güzel, manzarasının, konumunun mükemmelliğini anlatırken 'Hikayesi nedir? Kim yaptırmış?' gibi sorular sorunca öylece kaldım. Çünkü bunu hiç merak edip bakmamıştım. Şöyle küçük bir not belirteyim Caminin iki girişi var ve iki girişinde de kitabe yok. Bilmediğimi ama en kısa sürede caminin  tarihçesini öğrenip ona anlatacağımı söyledim. Öylede yaptım. Bu güzel caminin enteresan hikayesine gelelim. Öncelikle caminin tarihçesine bakalım. Defterdar Caddesi ile Zal Paşa Caddesi arasında olup her iki caddeye açılan kitabesiz avlu